27 Mayıs 2018 Pazar

ÖGRETMEN OLMAK
                                                           “Bir Can’a Dokunmak”
“Doğan Cüceloğlu ve İrfan Erdoğan, bu kitapta genç fidanları taptaze umutlara dönüştüren öğretmenlerimizi konuşuyorlar.


Eğitim ve öğretmenlik hakkında bugüne kadar biriktirdikleri kuramsal, tarihsel ve güncel fikirlerini paylaşmak üzere bir araya gelen Doğan Cüceloğlu ve İrfan Erdoğan, uzun soluklu bir yol arkadaşlığı kurdular. Yaklaşık bir yıla yayılan bir zaman dilimi içinde, sadece İstanbul`da değil, Türkiye`nin çeşitli kentlerinde "öğretmen"i konuştular, tartıştılar ve bütün bu kayıtları, elinizdeki kitabın malzemesini teşkil edecek şekilde düzenlediler.”

Kitap Adı : Öğretmen Olmak (Bir Can'a Dokunmak)
Sayfa Sayısı:208
Yazar :Doğan Cüceloğlu,&İrfan Erdoğan
ISBN: 9786053743774
Boyutlar: Kapak14x21, Karton Kapak
Yayın evi : Final Kültür Sanat Yayınları / 2013
En son basım : 21 Baskı
Özet
"Öğretmen olmak, öğretmenlik yapmayı aşmak demektir." diyor Doğan Cüceloğlu ve "Bir öğretmenin mesleki yaşamının en önemli işlevi, öğrencilerin yaşamında güçlü bir tanık olarak yer alması ve öyle kalabilmesidir." diye ekliyor İrfan Erdoğan"  Öğretmen olmak yürek işidir. Eğitimci olmak adanmışlık ister, diyerek yazıma başlamak istiyorum. Öğretmenliğin ve öğretmenlerin sıkça tartışıldığı bu günlerde okunması gereken iyi bir kitaptır. Ben ise bu kitabın tüm öğretmen adaylarına okutulması gerektiğini düşünmekteyim. Doğan Cüceloğlu ve İrfan Erdoğan ikilisinin diyaloğu ile oluşan öğretmen olmak ile öğretmenlik yapmak arasındaki farkı ortaya koymaktadır. Kitapta öğretmenlik üzerine hoş bir sohbet yer almakta ve gerçek bir öğretmenin yapması gerekenlerden söz edilmektedir…  Kitabın en önemli özelliği öğretmenlere yönelik olmasıdır. Öğretmen olmayanlar ise bu kitabı okuyarak belki öğretmenler hakkındaki düşüncelerini geliştirebilirler. Öğretmen olmanın derse girip çıkmak olmadığını gösteren bu kitabın içeriği dopdoludur. Kitap özellikle ilk üç bölümüyle dahi ilgi çekicidir. “Eğitim ve Öğretmen”, “Öğretmen Olmak” ve “Kim Öğretmen Olabilir? ”bölümleriyle kitabın genel yapısı başlangıçta ortaya konmuştur. Bu üç bölümü saymazsak kitapta yaklaşık 15-16 farklı bölüm daha yer almaktadır. Kitabın her bölümü birbirinden dolu konuşmalara ve fikirlere sahiptir. Yoldan birisini çevirsek ve öğretmenlik mesleğinin ona ne anlattığını sorsak alacağımız cevap mesleğin kendisiyle ilgili değil sunduğu imkanlara yönelik olabilir. Bunun sorumlusu toplumun kendisi olsa bile öğretmenlik gün geçtikçe zorlaşan bir meslek haline dönüşmektedir. Yeni öğretmen adayları hazır olmadan öğretmenliğe adım atmakta, kendi geleceklerini ve aynı zamanda çocukların geleceklerini tehlikeye atmaktadırlar.  Bu eserin öğretmen adayları tarafından okunması ve hatta öğretmen olmak isteyenler tarafından okunması gerekir. Onlar için son derece öğretici ve yol gösterici bir kitaptır. Öğretmen olmak ile öğretmenlik yapmak arasındaki farkın anlaşılması için son derece kıymetli bir eser olduğunu yinelemeliyim. Bir parantezi ise öğretmenlikle alakası olmayan kişiler için açmalıyım. Bu kitap, sağda solda öğretmenliği tartışırken, en azından “kolay meslek” ithafında bulunurken daha dikkatli olmak gerektiğini aşılamaktadır. Kitabın en önemli özelliği ise tereddütsüz düşünmeye sevk etmesi, keyifle okunabilecek bir dilde yazılmasıdır. Kitapta öğretmen olmak ile öğretmenlik yapmak kavramları çok incelikli olarak irdeleniyor. Bu ikisinin farklı şeyler olduğunu anlamamızı sağlıyor... Türkiye'de eğitimde çerçeve yoksunluğu sorununa değinen kitap öğretmeni bir insan olarak ele alıyor ve sistemin onu müfredatlar ve yaptırımlarla mekanikleştirmesine; öğretmenlik yapmaya sevk etmesine baş kaldırıyor... Öğretmen insan olduğu gibi öğrencisi de insandır ve bir varoluşu vardır. Doğal olarak eğitimin öznesi hem öğretmen hem de öğrencidir. Kitapta da eğitim; öznesi öğretmen ve öğrenci olan bir cümleye benzetiliyor. Öğretmenin bilim insanı ve filozof olduğunu bize söyleyen kitap öğretmenin ev, aile, mahalle hayatına da oldukça doğal bir bakış açısıyla değiniyor. Öğretmenin kendinden hareket etmesi, tanıklığı ve öğretmenler için çağımızın özgürleşme sorunu gibi kavramlar tartışılıyor. Anlayacağınız o ki bir bütün olarak, bir insan olarak büyük resmin içinde öğretmen olmak her şeyiyle ele alınıyor. Bu kitabın temel hazırlanış biçimi, ana düşüncesi eğitim sisteminin en önemli ögesinin öğretmen olduğunu  vurgulamaktır, nedeni ise söyle açıklayabiliriz son dönemlerde  sınıf ortamlarına, okula, teknolojiyi; öğretmen dışındaki her ortamın iyileştirilmesi yapılıyor fakat istenen başarı yakalanamıyor buradaki temel prensibin gerçek öğretmen anlayışının olması gerektiğini belirmek isterim. Kitapta da belirtiği gibi eğitime ayrılan kaynakların artırılması müfredatlarını değiştirilmesi, yeni okullar ve dersliklerin yapılması teknolojik donanımların iyileştirilmesi... Bize göre bunlardan hiçbiri eğitim sisteminin kaderini etkilemede "öğretmenler" kadar etkili değildirler. Öğretmenliğin hayatın her alanında olgunu evde bir anneyken yoldan giderken bir babayken iş  yerinde yöneticilik yaparken siyası liderlik yaparken aslında hep bir öğretmenlik ruhu içerisindeydik. Resmi bir bütün olarak algılarsak geleceğimizi şekillendirmemiz iyi öğretmen yetiştirmeden geçtiğini belirtmek isterim ve öğretmelere daha fazla değer verilmesi gerektiğini, özgürce hareket etmelerin sağlanması gerektiği görüşündeyim. Kitapta en öne çıkan mesele öğretmenlik yapmak ve öğretmen olmak kavramları arasındaki ince ayrım. Bu meselenin kitabın ana felsefesini oluşturduğunu söyleyebilirim Öğretmen olmak ve öğretmenlik yapmak arasındaki farkı nedir? Diye sorarsanız kitaba göre söyle bir cevap vermem gerekir herhâlde; Olmak, adanmayı gerektiren ve çağrıştıran bir fiil iken; yapmayı, görev addedilen şeylerin yerine getirilmesi olarak görüyoruz. Öğretmenlik, polislik, valilik vazife olarak addedilirse yapılır. Vazifenin ötesinde fedakarlık ve adanmışlık olarak görülürse olunur, yani öğretmen olunur, polis olunur, vali olunur. Olma ile yapma arasındaki ince çizgiyi herkes kendi hayatında görebilir. Olma ve yapma kavramlarını birbirinden ayrıştırarak, bireylerin kendi kendilerine ayna tutabileceklerini düşünüyorum. Bu iki kavramı kullanarak herkes kendi sorgulamasını gerçekleştirebilir. Öğretmenlik yapılmaz, öğretmen olunur. Öğretmenlik yapmak sadece müfredatı anlatıp görevini yapmak demek değildir. Öğretmen öğrencisini sadece dersini dinlemeye gelen bir yüz olarak değil hayatını değiştireceği bir can olarak ele almalı, sevgi ve saygıyla onun da bir birey olduğunun bilincinde olarak davranmalıdır. Kitap hakkında düşüncelerime gelirsek; Kitabı okudukça yalnızca öğretmenler için değil, aslında her birey için bir tür kişisel gelişim kitabı olduğunu da fark ediyoruz. Öğretmenlere ve kendini "öğretmen olmaya" adayanlara kesinlikle tavsiye ediyorum. Kitap öğretmenin hayatının her alanının hatta çok önemsemediği detayların bile bir çocuk için ne kadar değerli ve karakterinin oturmasına etkili olduğunu anlatıyor.
Beni en çok etkileyen noktalardan biri de toplumun ve bulunduğumuz eğitim sisteminin öğretmene verdiği değerin günden güne maalesef değişmesidir. Umuyorum ki bu kıymetli eğitimcilerimiz hoş sohbetleriyle birçok öğretmenimize ışık olur ve birçoğumuz da sesi olur. Sıkılmadan okuyabileceğiniz kendinize  ayna tutabileceğiniz bir kitap olmasının yanında anıları ve hikayeleri gözünüzde canlandıra bileceğiniz bir kitaptır. Kütüphanenizde küçük bir yer ayırmanız dileğiyle...



1 yorum:

  1. Bana göre öğretmenlik bir meslek değildir. Çünkü; öğretmenlerin uğraştıkları makineler değil insanlardır. Bu nedenle emek verilecek ve istenerek yapılacak bir faaliyettir. Öğretmenler öğrencilere sadece eğitim vermemeli ve sadece müfredatı uygulamamalıdır. Her öğretmen, öğrencilerinin yaşantısında bir iz bırakmalıdır. Okuduğum özet bana öğretmenliğin bir meslek olarak değil insani bir faaliyet olarak nitelendirilmesi gerektiğini gösterdi. Bizde geleceğin öğretmenleri olarak öğrencilerimizi bir nesne olarak değil bir birey olarak görmeli ve eğitimimizi bu doğrultuda vermeliyiz.

    YanıtlaSil

Öğretmenim Hasan Ali Yücel Yazar:  Mehmet Başaran Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları ISBN: 9789944886475 Sayfa: 211 sa...